İçeriğe geç

Tonyukuk Anıtları

Hakkında

Tonyukuk Yazıtları ya da uluslararası literatürdeki adıyla bulunduğu yere nisbetle Bain Tsokto Yazıtları, Orhun Irmağı vadisinde 8. yüzyılda yazılıp dikilmiş olan Göktürk Yazıtlarından birisidir. Moğolistan’ın başkenti Ulan Bator’un ilçesi Nalayh’ta Bayan Tsokto (Bain Tsokto) adlı yerde bulunmuştur.

Tonyukuk Yazıtı, 720-725 senelerinde Tonyukuk’un kendisi tarafından dikilmiştir. Bu yazıtta, Türklerin savaş stratejileri, bağımsızlık mücadelesi için verilen savaşlar, Bilge Tonyukuk’un Türk milleti için verdiği mücadeleler göze çarpmaktadır.

Türk tarihinin en eski yazılı belgelerinden olan Tonyukuk yazıtları, II. Göktürk Kağanlığı döneminin büyük veziri, kumandanı ve danışmanı Bilge Tonyukuk’un ölümünden önce bizzat kendisi tarafından diktirilen dört cepheli iki yazıttan ibarettir. Göktürk dönemine ait tarihi olaylardan bahseden Göktürk harfli Türkçe bir metin içerir.

Wikipedia

Metin

1B1
𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐱃𐰆𐰪𐰸𐰸 : 𐰋𐰤 : 𐰇𐰔𐰢 : 𐱃𐰉𐰍𐰲 : 𐰃𐰠𐰭𐰀 : 𐰶𐰠𐰦𐰢 : 𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐱃𐰉𐰍𐰲𐰴𐰀 : 𐰝𐰇𐰼𐰼 : 𐰼𐱅𐰃:
BİLGE : TONYUKUK : BeN : ÖZüM : TaBGaÇ : İLiŊE : KILıNDıM : TÜRK : BODuN : TaBGaÇKA : KÖRüR : eRTİ:
Bilge Tonyukuk ben özüm Tabgaç iline kılındım (doğdum). Türk bodunu (boyları) Tabgaça görür (bağlı) idi.
1B2
𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰴𐰣𐰃𐰤 : 𐰉𐰆𐰞𐰢𐰘𐰤 : 𐱃𐰉𐰍𐰲𐰑𐰀 : 𐰑𐰺𐰡𐰃 : 𐰴𐰣𐰞𐰦𐰃 : 𐰴𐰣𐰃𐰤 : 𐰸𐰆𐰑𐰯 : 𐱃𐰉𐰍𐰲𐰴𐰀 : 𐰖𐰣𐰀 : 𐰃𐰲𐰚𐰓𐰃 : 𐱅𐰭𐰼𐰃 : 𐰨𐰀 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰼𐰨 : 𐰴𐰣 : 𐰋𐰼𐱅𐰢:
TÜRK : BODuN : KaNIN : BULMaYıN : TaBGaÇDA : aDRıLDI : KaNLaNDI : KaNIN : KODuP : TaBGaÇKA : YaNA : İÇiKDİ : TeŊRİ : aNÇA : TiMiŞ : eRiNÇ : KaN : BiRTiM:
Türk bodunu kağan bulmayıp Tabgaçdan ayrıldı. Kağanlandı, kağanı koyup Tabgaça yana (dönüp) içikdi (bağlandı). Tanrı anca demiş erinç (belli), kağan verdim,
1B3
𐰴𐰣𐰭𐰤 : 𐰸𐰆𐰑𐰯 : 𐰃𐰲𐰚𐰓𐰭 : 𐰃𐰲𐰚𐰓𐰭 : 𐰇𐰲𐰤 : 𐱅𐰭𐰼𐰃 : 𐰇𐰠𐱅𐰢𐰾 : 𐰼𐰨 : 𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰇𐰠𐱅𐰃 : 𐰞𐰴𐰦𐰃 : 𐰖𐰸 : 𐰉𐰆𐰡𐰃 : 𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰾𐰃𐰼 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰘𐰼𐰃𐰤𐱅𐰀:
KaNıŊıN : KODuP : İÇiKDiŊ : İÇiKDÜK : ÜÇüN : TeŊRİ : ÖLüTMüŞ : eRiNÇ : TÜRK : BODuN : ÖLTİ : aLKıNDI : YOK : BOLDI : TÜRK : SİR : BODuN : YiRİNTE:
kağanı koyup içikdin, içikdiğin için Tanrı öldürmüş erinç (gerçek) Türk bodunu öldü, alkındı (eridi), yok oldu. Türk sir bodunu yerinde
1B4
𐰉𐰆𐰑 : 𐰴𐰞𐰢𐰑𐰃 : 𐰃𐰑𐰀 : 𐱃𐱁𐰑𐰀 : 𐰴𐰞𐰢𐰾𐰃 : 𐰸𐰆𐰉𐰺𐰣𐰯 : 𐰘𐱅𐰃 : 𐰘𐰇𐰔 : 𐰉𐰆𐰡𐰃 : 𐰚𐰃 : 𐰇𐰠𐰏𐰃 : 𐱃𐰞𐰍 : 𐰼𐱅𐰃 : 𐰋𐰃𐰼 : 𐰇𐰠𐰏𐰃 : 𐰖𐰑𐰍 : 𐰼𐱅𐰃 : 𐰘𐱅𐰃 : 𐰘𐰇𐰔 : 𐰚𐰃𐰾𐰃𐰏:
BOD : KaLMaDI : IDA : TaŞDA : KaLMıŞI : KUBRaNıP : YiTİ : YÜZ : BOLDI : iKİ : ÜLüGİ : aTLıG : eRTİ : BİR : ÜLüGİ : YaDaG : eRTİ : YiTİ : YÜZ : KİŞİG:
bod (boy) kalmadı. Uzakta dışda kalmışı kubranıp (toplanıp) yedi yüz oldu. İki ülüğü (bölüğü) atlı idi, bir ülüğü yaya idi. Yedi yüz kişiyi
1B5
𐰆𐰑𐰔𐰍𐰢𐰀 : 𐰆𐰞𐰍𐰃 : 𐱁𐰑𐰼𐱅𐰃 : 𐰖𐰍𐰞 : 𐱅𐰃𐰓𐰃 : 𐰖𐰍𐰢𐰾𐰃𐰋𐰤𐰼𐱅𐰢 : 𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐱃𐰆𐰪𐰸𐰸 : 𐰴𐰍𐰣𐰢𐰆𐰶𐰃𐰽𐰖𐰃𐰤 : 𐱅𐰓𐰢 : 𐰽𐰴𐰦𐰢 : 𐱃𐰆𐰺𐰸𐰉𐰆𐰸𐰞𐰃 : 𐰾𐰢𐰔𐰉𐰆𐰸𐰞𐰃 : 𐰃𐰺𐰴𐰑𐰀:
UDuZuGMA : ULuGI : ŞaD eRTİ : YaGıL : TİDİ : YaGMıŞI Ben eRTiM : BİLGE : TONYUKUK : KaGaN MU KISaYiN : TİDiM : SaKıNDıM : TORuK BUKuLI : SeMiZ BUKuLI : IRKDA:
uduzan (yöneten) ulu şad idi. Yağıl (katıl) dedi, yağmışı ben idim, Bilge Tonyukuk.---- Kağan mı kılayım? dedim, sakındım (düşündüm). Doruk (zayıf) boğa, semiz (iri) boğa arkaya
1B6
𐰋𐰃𐰠𐰾𐰼 : 𐰾𐰢𐰔𐰉𐰆𐰸𐰀 : 𐱃𐰆𐰺𐰸 : 𐰉𐰆𐰸𐰀 : 𐱅𐰘𐰤 : 𐰋𐰃𐰠𐰢𐰔𐰼𐰢𐰾 : 𐱅𐰘𐰤 : 𐰨𐰀 : 𐰾𐰴𐰦𐰢 : 𐰦𐰀 : 𐰚𐰃𐰾𐰼𐰀 : 𐱅𐰭𐰼𐰃 : 𐰋𐰃𐰠𐰏 : 𐰋𐰼𐱅𐰝 : 𐰇𐰲𐰤 : 𐰇𐰔𐰢 : 𐰝 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰴𐰃𐰽𐰑𐰢 : 𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐱃𐰆𐰪𐰸𐰸 : 𐰉𐰆𐰖𐰞𐰀 : 𐰉𐰍𐰀 : 𐱃𐰺𐰴𐰣:
BÖLSeR : SeMiZ BUKA : TORUK : BUKA : TiYiN : BİLMeZ eRMiŞ : TiYiN : aNÇA : SaKıNDıM : aNDA : KİSRE : TeŊRİ : BİLiG : BiRTÜK : ÜÇüN : ÖZüM : ÖK : KaGaN : KISDıM : BİLGE : TONYUKUK : BOYLA : BaGA : TaRKaN:
bölse (tepse), semiz boğa, doruk boğa diye bilinmez imiş diye anca (öyle) sakındım (düşündüm). anda (ondan) kisre (sonra) Tanrı bilgi verdiği için, özüm ök (kendim) kağan kıldım. Bilge Tonyukuk, Boyla Bağa Tarkan
1B7
𐰋𐰃𐰼𐰠𐰀 : 𐰃𐰠𐱅𐰼𐰾 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰉𐰆𐰞𐰖𐰣 : 𐰋𐰼𐰘𐰀 : 𐱃𐰉𐰍𐰲𐰍 : 𐰇𐰭𐰼𐰃 : 𐰴𐰃𐱃𐰪𐰍 : 𐰖𐰃𐰺𐰖𐰀 : 𐰆𐰍𐰔𐰍 : 𐰇𐰚𐰾 : 𐰝 : 𐰇𐰠𐰼𐱅𐰃 : 𐰋𐰠𐰏𐰾𐰃 : 𐰲𐰉𐰾𐰃 : 𐰋𐰤 : 𐰝 : 𐰼𐱅𐰢 : 𐰲𐰆𐰍𐰖 : 𐰴𐰆𐰔𐰃𐰤 : 𐰴𐰺𐰀 : 𐰴𐰆𐰢𐰍 : 𐰆𐰞𐰺𐰆𐰺 : 𐰼𐱅𐰢𐰔:
BİRLE : İLTeRiŞ : KaGaN : BOLaYıN : BiRiYE : TaBGaÇıG : ÖŊRE : KITaÑıG : YIRıYA : OGuZuG : ÖKüŞ : ÖK : ÖLüRTİ : BiLGeSİ : ÇaBıŞI : BeN : ÖK : eRTiM : ÇOGaY : KUZIN : KaRA : KUMuG : OLuRUR : eRTiMiZ:
birle (ile) İlteriş kağan olunca beride (güney) Tabgaçı önde (doğu) Kıtayı, yırıda (kuzey) Oğuz’u pek çok öldürdü. Bilgesi, çavuşu ben ök (kendim) idim. Çoğay’ın Kuzeyi’nde Kara Kumug’da oturur idik.
1G1
𐰚𐰘𐰚 : 𐰘𐰃𐰘𐰇 : 𐱃𐰉𐰽𐰍𐰣 : 𐰘𐰘𐰇 : 𐰆𐰞𐰺𐰆𐰺 : 𐰼𐱅𐰢𐰔 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰉𐰆𐰍𐰔𐰃 : 𐱃𐰸 : 𐰼𐱅𐰃 : 𐰖𐰍𐰢𐰔 : 𐱅𐰏𐰼𐰀 : 𐰆𐰲𐰸 : 𐱅𐰏 : 𐰼𐱅𐰃 : 𐰋𐰃𐰔 : 𐰸𐰏 : 𐰼𐱅𐰢𐰔 : 𐰨𐰀 : 𐰆𐰞𐰺𐰺 : 𐰼𐰃𐰚𐰠𐰃 : 𐰆𐰍𐰔𐰑𐰦𐰣 : 𐰚𐰇𐰼𐰏 : 𐰚𐰠𐱅𐰃:
KiYiK : YİYÜ : TaBıŞGaN : YiYÜ : OLuRUR : eRTiMiZ : BODuN : BOGuZI : ToK : eRTİ : YaGıMıZ : TeGRE : OÇUK : TeG : eRTİ : BİZ : iSiG : eRTiMiZ : aNÇA : OLuRuR : eRiKLİ : OGuZDıNDıN : KÖRüG : KeLTİ:
Geyik yiyip tavşan yiyip oturur idik. bodun (halkın) boğazı tok idi. Yağımız (düşman) teğre (daire / çevrede) ocak dek (gibi) idi, biz ışık (ateş) idik. anca(öylece) oturur [idik]. Erkli Oğuzdan görüg (gözcü / casus) geldi.
1G2
𐰚𐰇𐰼𐰏 : 𐰽𐰉𐰃 : 𐰦𐰍 : 𐱃𐰆𐰴𐰔 : 𐰆𐰍𐰔 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰇𐰔𐰀 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰆𐰞𐰺𐱃𐰃 : 𐱅𐰃𐰼 : 𐱃𐰉𐰍𐰲𐰍𐰺𐰆 : 𐰸𐰆𐰣𐰃 : 𐰾𐰭𐰇𐰤𐰏 : 𐰃𐰑𐰢𐰾 : 𐰴𐰃𐱃𐰪𐰍𐰺𐰆 : 𐱃𐰆𐰭𐰺𐰀 : 𐰾𐰢𐰏 : 𐰃𐰑𐰢𐰾 : 𐰽𐰉 : 𐰨𐰀 : 𐰔𐰴𐰪𐰀 : 𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰉𐰆𐰑𐰣:
KÖRüG : SabI : aNDaG : TOKuZ : OGuZ : BODuN : ÜZE : KaGaN : OLuRTI : TİR : TaBGaÇGaRU : KONI : SeŊÜNüG : IDMıŞ : KITaÑGaRU : TOŊRA : eSiMiG : IDMıŞ : SaB : aNÇA : aZKıYNA : TÜRK : BODuN:
görüğün savı (sözü) andag (şöyle) : Dokuz Oğuz bodunu üzerine kağan oturdu der, Tabgaç’a Konı Sengünü (paşa) itmiş (yollamış) , Kıtaya Tongra Esim’i itmiş, Sav (söz) anca (böyle) azıcık Türk bodunu
1G3
𐰖𐰆𐰺𐰃𐰖𐰺 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰴𐰍𐰣𐰃 : 𐰞𐰯 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰖𐰍𐰆𐰲𐰃𐰾𐰃 : 𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰆𐰞 : 𐰴𐰃 : 𐰚𐰃𐰾𐰃 : 𐰉𐰺 : 𐰼𐰾𐰼 : 𐰾𐰃𐰤𐰃 : 𐱃𐰉𐰍𐰲𐰍 : 𐰇𐰠𐰇𐰼𐱅𐰲𐰃 : 𐱅𐰃𐰼 : 𐰢𐰤 : 𐰇𐰭𐰼𐰀 : 𐰶𐰃𐱃𐰪𐰍 : 𐰇𐰠𐰼𐱅𐰲𐰃 : 𐱅𐰃𐰼 : 𐰢𐰤 : 𐰋𐰃𐰤𐰃 : 𐰆𐰍𐰔𐰍:
YORIYoR : eRMiŞ : KaGaNI : aLP : eRMiŞ : aYGUÇISI : BİLGE : eRMiŞ : OL : iKİ : KİŞİ : BaR : eRSeR : SİNİ : TaBGaÇıG : ÖLÜRTeÇİ : TİR : MeN : ÖŊRE : KITaÑıG : ÖLüRTeÇİ : TİR : MeN : BİNİ : OGuZuG:
yürüyor (sağ / hayatta) imiş, Kağanı alp imiş, ayguçısı (veziri) bilge imiş, o iki kişi var ise seni, Tabgaç’ı öldürecek der ben. Önde Kıtayı öldürecek der ben. Beni, Oğuz’u
1G4
𐰇𐰠𐰼𐱅𐰲𐰃𐰚 : 𐱅𐰃𐰼 : 𐰢𐰤 : 𐱃𐰉𐰍𐰲 : 𐰋𐰼𐰓𐰤 : 𐰘𐰤 : 𐱅𐰏 : 𐰶𐰃𐱃𐰪 : 𐰇𐰭𐰓𐰤 : 𐰘𐰤 : 𐱅𐰏 : 𐰋𐰤 : 𐰘𐰃𐰺𐰑𐰦𐰖𐰣 : 𐱅𐰏𐰘𐰃𐰤 : 𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰾𐰃𐰼 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰘𐰼𐰃𐰤𐱅𐰀 : 𐰃𐰓𐰃 : 𐰖𐰆𐰺𐰢𐰔𐰆𐰣 : 𐰆𐰽𐰺 : 𐰃𐰓𐰃 : 𐰖𐰸 : 𐰶𐰃𐰽𐰞𐰢:
ÖLüRTeÇİK : TİR : MeN : TaBGaÇ : BiRiDiN : YaN : TeG : KITaÑ : ÖŊDiN : YaN : TeG : BeN : YIRıDıNDıYaN : TeGeYİN : TÜRK : SİR : BODuN : YiRİNTE : İDİ : YORuMaZUN : USaR : İDİ : YOK : KISaLıM:
öldürecek der ben. Tabgaç beriden (güneyden) yana değsin (saldırsın) , Kıtay, önden (doğudan) yana değsin, ben yırıdan (kuzeyden) yana değeyim Türk sir bodunu yerinde (?) yürümesin yok kılalım
1G5
𐱅𐰃𐰼 : 𐰢𐰤 : 𐰆𐰞 : 𐰾𐰉𐰍 : 𐰾𐰓𐰯 : 𐱅𐰇𐰤 : 𐰆𐰑𐰾𐰃𐰴𐰢 : 𐰚𐰠𐰢𐰓𐰃 : 𐰚𐰇𐰤𐱅𐰔 : 𐰆𐰞𐰺𐰽𐰴𐰢 : 𐰚𐰠𐰢𐰓𐰃 : 𐰦𐰀 : 𐰇𐱅𐰼𐰇 : 𐰴𐰍𐰣𐰢𐰀 : 𐰇𐱅𐰤𐱅𐰢 : 𐰨𐰀 : 𐰇𐱅𐰤𐱅𐰢 : 𐱃𐰉𐰍𐰲 : 𐰆𐰍𐰔 : 𐰶𐰃𐱃𐰪 : 𐰉𐰆 : 𐰲𐰚𐰇 : 𐰴𐰉𐰽𐰺:
TİR : MeN : OL : SaBıG : eŞiDiP : TÜN : UDıSIKıM : KeLMeDİ : KÜNTüZ : OLuRSıKıM : KeLMeDİ : aNDA : ÖTRÜ : KaGaNıMA : ÖTüNTüM : aNÇA : ÖTüNTüM : TaBGaÇ : OGuZ : KITaÑ : BU : üÇKÜ : KaBıSaR:
der ben. O savı (sözü) işitip tün (gece) uyuyasım gelmedi, gündüz oturasım gelmedi. Ondan ötürü kağanıma ötündüm (söyledim). Anca (şöyle) ötündüm; Tabgaç, Oğuz, Kıtay, bu üçü kapışsa (birleşse)
1G6
𐰴𐰡𐰲𐰃 : 𐰋𐰔 : 𐰇𐰔 : 𐰃𐰲𐰃 : 𐱃𐰽𐰣 : 𐱃𐰆𐱃𐰢𐱁 : 𐱅𐰏 : 𐰋𐰃𐰔 : 𐰖𐰆𐰖𐰴𐰀 : 𐰼𐰚𐰠𐰏 : 𐱅𐰆𐰯𐰞𐰍𐰞𐰃 : 𐰆𐰲𐰔 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰘𐰨𐰏𐰀 : 𐰼𐰚𐰠𐰏 : 𐰇𐰔𐰏𐰠𐰃 : 𐰆𐰲𐰔 : 𐰖𐰆𐰖𐰴𐰀 : 𐰴𐰞𐰣 : 𐰉𐰆𐰞𐰾𐰺 : 𐱃𐰆𐰯𐰞𐰍𐰆𐰞𐰸 : 𐰞𐰯 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰘𐰨𐰏𐰀:
KaLDaÇI : BiZ : ÖZ : İÇİ : TaŞıN : TUTMıŞ : TeG : BİZ : YUYKA : eRKLiG : TUPuLGaLI : UÇuZ : eRMiŞ : YiNÇGE : eRKLiG : ÖZGüLİ : UÇuZ : YUYKA : KaLıN : BOLSaR : TUPuLGULUK : aLP : eRMiŞ : YiNÇGE:
kalacağız biz, öz içi dışından tutulmuş dek (gibi) biz, yufka (ince) erkliyi tubulmak (delmek) ucuz (kolay) imiş, ince erkliyi özgülemek (bölmek) ucuz (kolay) yufka kalın olsa delinmesi alp (zor) imiş, ince
1G7
𐰖𐰆𐰍𐰣 : 𐰉𐰆𐰞𐰽𐰺 : 𐰇𐰔𐰏𐰠𐰝 : 𐰞𐰯 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰇𐰭𐰼𐰀 : 𐰶𐰃𐱃𐰪𐰑𐰀 : 𐰉𐰺𐰖𐰀 : 𐱃𐰉𐰍𐰲𐰑𐰀 : 𐰴𐰆𐰺𐰖𐰀 : 𐰴𐰆𐰺𐰑𐰦𐰀 : 𐰖𐰃𐰺𐰖𐰀 : 𐰆𐰍𐰔𐰑𐰀 : 𐰚𐰃 : 𐰇𐰲 : 𐰋𐰃𐰭 : 𐰾𐰇𐰢𐰔 : 𐰚𐰠𐱅𐰲𐰢𐰔 : 𐰉𐰺 : 𐰢𐰆 : 𐰤𐰀 : 𐰨𐰀 : 𐰇𐱅𐰤𐱅𐰢:
YOGUN : BOLSAR : ÜZGÜLÜK : ALP : ERMİŞ : ÖŊRE : KITAYNDA : BİRİYE : TABGAÇDA : KURıYA : KURıDıNDA : YIRıYA : OGuZDA : iKİ : ÜÇ : BİŊ : SÜMüZ : KeLTeÇiMiZ : BaR : MU : NE : aNÇA : ÖTüNTüM:
yoğun olsa özgülemek alp imiş. Önde (doğuda) Kıtaydan, beride (güneyde) Tabgaç’dan, geride (batıda) gerililerden, Oğuz’dan iki üç bin sümüz (askerimiz) gelecek var mı ne? anca (öyle) ötündüm (söyledim).
1G8
𐰴𐰍𐰣𐰢 : 𐰋𐰢 : 𐰇𐰔𐰢 : 𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐱃𐰆𐰪𐰸𐰸 : 𐰇𐱅𐰤𐱅𐰝 : 𐰇𐱅𐰨𐰢𐰤 : 𐰾𐰓𐰇 : 𐰋𐰼𐱅𐰃 : 𐰚𐰇𐰭𐰠𐰭𐰲𐰀 : 𐰆𐰑𐰔 : 𐱅𐰓𐰃 : 𐰚𐰇𐰚 : 𐰇𐰭𐰏 : 𐰖𐰆𐰍𐰺𐰆 : 𐰇𐱅𐰚𐰤 : 𐰘𐰃𐰽𐰍𐰀𐰺𐰆 : 𐰆𐰑𐰔𐱅𐰢 : 𐰃𐰤𐰏 : 𐰚𐰝𐰠𐰚𐰤 : 𐱃𐰆𐰍𐰞𐰑𐰀 : 𐰆𐰍𐰔 : 𐰚𐰠𐱅𐰃:
KaGaNıM : BeN : ÖZüM : BİLGE : TONYUKUK : ÖTüNTÜK : ÖTüüMüN : iŞiDÜ : BiRTİ : KÖŊLüŊÇE : UDuZ : TiDİ : KÖK : ÖŊüG : YOGuRU : ÖTüKeN : YIŞGARU : UDuZTıM : İNiG : KÖKLüKüN : TOGuLDA : OGuZ : KeLTİ:
Kağanım ben özüm Bilge Tonyukuk ötündük (konuştuk) ötünçümü işiti verdi, gönlünce uduz (orduyu yönelt) dedi. Kök Öng’ü yukarı Ötüken Yış yönüne uduzdum (yönelttim), İnig Köklük’ün Toğul’da Oğuz [ordusu] geldi.
1G9
𐰾𐰇𐰾𐰃 : 𐰇𐰲 : 𐰋𐰃𐰭 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰋𐰃𐰔 : 𐰚𐰃 : 𐰋𐰃𐰭 : 𐰼𐱅𐰢𐰔 : 𐰾𐰇𐰭𐰾𐰓𐰢𐰔 : 𐱅𐰭𐰼𐰃 : 𐰖𐰺𐰞𐰴𐰑𐰃 : 𐰖𐰪𐰑𐰢𐰔 : 𐰇𐰏𐰔𐰚𐰀 : 𐱅𐰇𐰾𐰓𐰃 : 𐰖𐰪𐰑𐰸 : 𐰖𐰆𐰡𐰀 : 𐰘𐰢𐰀 : 𐰇𐰠𐱅𐰃 : 𐰝𐰝 : 𐰦𐰀 : 𐰇𐱅𐰼𐰇 : 𐰆𐰍𐰔 : 𐰸𐰯𐰤 : 𐰚𐰠𐱅𐰃:
SÜSİ : ÜÇ : BİŊ : eRMiŞ : BİZ : iKİ : BİŊ : eRTiMiZ : SÜŊüŞDüMüZ : TeŊRİ : YaRLıKaDI : YaYıNDıMıZ : ÖGüZKE : TÜŞDİ : YaYıNDUK : YOLDA : YiME : ÖLTİ : KÖK : aNDA : ÖTRÜ : OGuZ : KOPıN : KeLTİ:
Süsi (askeri) üç bin imiş. Biz iki bin idik. Süngüşdük (savaştık). Tanrı yarlıkadı (buyurdu) yaydık (yendik) . Ögüze (nehire) düştü. yaydıklarımız yolda yine öldü hep. Ondan ötürü Oğuz’un hepsi geldi (bize katıldı).
1G10
𐰚𐰠𐰇𐰼𐱅𐰢 : 𐰝 : 𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰉𐰆𐰑𐰣𐰍 : 𐰇𐱅𐰚𐰤 : 𐰘𐰼𐰚𐰀 : 𐰋𐰤 : 𐰇𐰔𐰢 : 𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐱃𐰆𐰪𐰸𐰸 : 𐰇𐱅𐰚𐰤 : 𐰘𐰼𐰏 : 𐰸𐰆𐰣𐰢𐰾 : 𐱅𐰘𐰤 : 𐰾𐰓𐰯 : 𐰋𐰼𐰘𐰚𐰃 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰸𐰆𐰺𐰖𐰴𐰃 : 𐰘𐰃𐰺𐰖𐰴𐰃 : 𐰇𐰭𐰼𐰚𐰃 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰚𐰠𐱅𐰃:
KeLÜRTüM ÖK : TÜRK : BODuNuG : ÖTüKeN : YiRKE : BeN : ÖZüM : BİLGE : TONYUKUK : ÖTüKeN : YiRiG : KONMıŞ : TiYiN : eŞiDiP : BiRiYeKİ : BODuN : KURıYaKI : YIRıYaKI : ÖŊReKİ : BODuN : KeLTİ:
Getirdim ök (kendim) Türk bodunu Ötüken Yeri’ne ben özüm. Bilge Tonyukuk Ötüken Yer’e konmuş diye işitip berideki bodunu, gerideki, yırıdakı, öndeki bodun geldi (bize katıldı).
1D1
𐰚𐰃 : 𐰉𐰃𐰭 : 𐰼𐱅𐰢𐰔 : 𐰋𐰃𐰔 : 𐰚𐰃 : 𐰾𐰇 : 𐰉𐰆𐰡𐰃 : 𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰆𐰞𐰺𐰍𐰞𐰃 : 𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰆𐰞𐰺𐰍𐰞𐰃 : 𐰽𐰦𐰆𐰭 : 𐰉𐰞𐰶𐰀 : 𐱃𐰞𐰆𐰖 : 𐰇𐰏𐰔𐰚𐰀 : 𐱅𐰏𐰢𐰾 : 𐰘𐰆𐰴 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰴𐰍𐰣𐰢𐰀 : 𐰇𐱅𐰤𐰯 : 𐰾𐰇 : 𐰠𐱅𐰓𐰢:
iKİ : BİŊ : eRTiMiZ : BİZ : iKİ : SÜ : BOLDI : TÜRK : BODuN : OLuRGaLI : TÜRK : KaGaN : OLuRGalI : ŞaNDUŊ : BaLIKA : TaLUY : ÖGüZKE : TeGMiŞ : YOK : eRMiŞ : KaGaNıMA : ÖTüNüP : SÜ : iLeTDiM:
İki bin idik, biz İki sü (ordu) olduk. Türk bodunu oturalı, Türk Kağanı oturalı Şandung balığa (şehrine) taluya (büyük okyanusa) Ögüze (Sarı ırmağa) değmiş[liği] yok imiş. Kağanıma ötünüp (söyleyip) sü (ordu) ilettim.
1D2
𐰽𐰦𐰆𐰭 : 𐰉𐰞𐰶𐰀 : 𐱃𐰞𐰆𐰖 : 𐰇𐰏𐰔𐰚𐰀 : 𐱅𐰏𐰇𐰼𐱅𐰢 : 𐰇𐰲 : 𐰆𐱃𐰔 : 𐰉𐰞𐰶 : 𐰾𐰃𐰑𐰃 : 𐰆𐰾𐰃𐰣 : 𐰉𐰆𐰦𐱃𐰆 : 𐰘𐰆𐰺𐱃𐰑𐰀 : 𐰖𐱃𐰆 : 𐰴𐰞𐰆𐰺 : 𐰼𐱅𐰃 : 𐱃𐰉𐰍𐰲 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰖𐰍𐰢𐰔 : 𐰼𐱅𐰃 : 𐰆𐰣 : 𐰸 : 𐰴𐰍𐰣𐰃 : 𐰖𐰍𐰢𐰔 : 𐰼𐱅𐰃:
ŞaNDUŊ : BaLıKA : TaLUY : ÖGüZKE : TeGüRTiM : ÜÇ : OTuZ : BaLıK : SIDI : USıN : BUNDaTU : YURTDA : YaTU : KaLUR : eRTİ : TaBGaÇ : KaGaN : YaGıMıZ : eRTİ : ON : OK : KaGaNI : YaGıMıZ : eRTİ:
Şandung balığa (şehrine) taluya (okyanusa) ögüze (Sarı ırmağa) değdirdim. Üç otuz balık (şehri) kırıldı. Usu (halkı) bunadı yurtta yatıp kalır idi. Tabgaç kağanı yağımız idi. On Ok kağanı yağımız idi.
1D3
𐰺𐱃𐰸 : 𐰶𐰃𐰺𐰴𐰔 : 𐰚𐰇𐰲𐰠𐰏 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰖𐰍𐰔𐰢 : 𐰉𐰆𐰡𐰃 : 𐰆𐰞 : 𐰇𐰲 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰇𐰏𐰠𐰾𐰯 : 𐰞𐱃𐰆𐰣 : 𐰖𐰃𐰽 : 𐰇𐰔𐰀 : 𐰴𐰉𐰾𐰞𐰢 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰨𐰀 : 𐰇𐰏𐰠𐰾𐰢𐰾 : 𐰇𐰭𐰼𐰀 : 𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰴𐰍𐰣𐰍𐰺𐰆 : 𐰾𐰇𐰠𐰠𐰢 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰭𐰺𐰆 : 𐰾𐰇𐰠𐰢𐰾𐰼 : 𐰴𐰲 : 𐰤𐰭 : 𐰼𐰾𐰼 : 𐰆𐰞 : 𐰋𐰔𐰤𐰃:
aRTUK : KIRKıZ : KÜÇLüG : KaGaN : YaGıZıM : BOLDI : OL : ÜÇ : KaGaN : ÖGLeŞiP : ALTUN : YIŞ : ÜZE : KaBıŞaLıM : TiMiŞ : aNÇA : ÖGLeŞMiŞ : ÖŊRE : TÜRK : KaGaNGaRU : SÜLeLiM : TiMiŞ : aŊaRU : SÜLeMeSeR : KaÇa : NeŊ : eRSeR : OL : BiZNİ:
artısı Kırgız’ın güçlü kağanı yağımız oldu. O üç kağan öğleşip (anlaşıp) Altun ormanı üzerinde Kapışalım (buluşalım) demiş. Anca (öyle) öğleşmiş, önde Türk Kağanı’na süleyelim (ordu sürelim) demiş. Ona doğru sülemesek kaça[rsak] ne eder o bizi----
1D4
𐰴𐰍𐰣𐰃 : 𐰞𐰯 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰖𐰍𐰆𐰲𐰃𐰾𐰃 : 𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰴𐰲𐰤𐰭 : 𐰼𐰾𐰼 : 𐰇𐰠𐰼𐱅𐰲𐰃 : 𐰝𐰰 : 𐰇𐰲𐰏𐰇𐰤 : 𐰴𐰉𐰽𐰯 : 𐰾𐰇𐰠𐰠𐰢 : 𐰓𐰃 : 𐰖𐰸 : 𐰶𐰃𐰽𐰞𐰢 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐱅𐰇𐰼𐰏𐰾 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰨𐰀 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰋𐰤𐰭 : 𐰉𐰆𐰑𐰣𐰢 : 𐰦𐰀 : 𐰼𐰇𐰼 : 𐱅𐰢𐰾:
KaGaNI : aLP : eRMiŞ : aYGUÇISI : BİLGE : eRMiŞ : KaÇaNeŊ : eRSeR : ÖLüRTeÇİ : KÖK : ÜÇüGÜN : KaBıŞıP : SÜLeLiM : eDİ : YOK : KISaLıM : TiMiŞ : TÜRGiŞ : KaGaN : aNÇA : TiMiŞ : BeNiŊ : BODuNuM : aNDA : eRÜR : TiMiŞ:
Kağanı alp imiş, ayguçısı bilge imiş, kaça[rsak] ne edip [bizi] öldürecek hep. Üçümüz birleşip süleyelim. Onu yok kılalım demiş. Türgiş Kağanı anca demiş, benim bodunum oraya erir (erişir) demiş.
1D5
𐱅𐰇𐰼𐰚 : 𐰉𐰆𐰑𐰣 : 𐰘𐰢𐰀 : 𐰉𐰆𐰞𐰍𐰨 : 𐰆𐰞 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰆𐰍𐰔𐰃 : 𐰘𐰢𐰀 : 𐱃𐰺𐰴𐰨 : 𐰆𐰞 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰆𐰞 : 𐰽𐰉𐰃𐰣 : 𐰾𐰓𐰯 : 𐱅𐰇𐰤 : 𐰘𐰢𐰀 : 𐰆𐰑𐰾𐰶𐰢 : 𐰚𐰠𐰢𐰔 : 𐰼𐱅𐰃 : 𐰆𐰞𐰺𐰾𐰴𐰢 : 𐰚𐰠𐰢𐰔 : 𐰼𐱅𐰃 : 𐰦𐰀 : 𐰽𐰴𐰦𐰢𐰀:
TÜRK : BODuN : YiME : BuLGaNÇ : OL : TiMiŞ : OGuZI : YiME : TaRKıNÇ : OL : TiMiŞ : OL : SaBIN : eŞiDiP : TÜN : YiME : UDSIKıM : KeLMeZ : eRTİ : OLuRSıKıM : KeLMeZ : eRTİ : aNDA : SaKıNDıMA:
Türk bodunu yine bulangaç (karışık / sıkıntılı) o demiş. Oğuz’u yine dargın o demiş. O savı (sözü) işitip tün (gece) yine uyuyasım gelmez idi. oturasım gelmez idi. Anda sakındım,
1D6
𐰠𐰚 : 𐰶𐰃𐰺𐰴𐰔𐰴𐰀 : 𐰾𐰇𐰠𐰠𐰢 : 𐰘𐰏 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐱅𐰓𐰢 : 𐰝𐰇𐰏𐰢𐰤 : 𐰖𐰆𐰞𐰃 : 𐰋𐰃𐰼 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐱃𐰆𐰢𐰾 : 𐱅𐰘𐰤 : 𐰾𐰓𐰯 : 𐰉𐰆 : 𐰖𐰆𐰞𐰣 : 𐰖𐰆𐰺𐰽𐰺 : 𐰖𐰺𐰢𐰲𐰃 : 𐱅𐰓𐰢 : ---- : 𐰘𐰼𐰲𐰃 : 𐱅𐰠𐰓𐰢 : 𐰲𐰇𐰠𐰏 : 𐰃𐰔 : 𐰼𐰃 : 𐰉𐰆𐰞𐱃𐰢:
iLK : KIRKıZKA : SÜLeLiM : YiG : eRMiŞ : TiDiM : KÖGMeN : YOLI : BİR : eRMiŞ : TUMıŞ : TiYiN : eŞiDiP : BU : YOLuN : YORISaR : YaRaMaÇI : TiDiM : ---- : YiRÇİ : TiLeDiM : ÇÖLüG : İZ : eRİ : BULTuM:
İlk Kırgız’a süleyelim yeğ imiş dedim. Kögmen’in yolu bir imiş, tu[tuk]muş (kapalıymış) diye işitip bu yolu yörüsek yaramayacak dedim. (----) Yerci (kılavuz) diledim. Çölgi İz eri buldum.
1D7
𐰇𐰔𐰢 : 𐰔 : 𐰘𐰃𐰼𐰢 : 𐰣𐰃 : 𐰋𐰠𐰢 : ---- : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰋𐰃𐰼 : 𐱃 : 𐰆𐰺𐰆𐰸𐰃 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰣𐰃𐰣 : 𐰉𐰺𐰢𐰾 : 𐰭𐰺 : 𐰖𐱃𐰯 : 𐰋𐰃𐰼 : 𐱃𐰞𐰍 : 𐰉𐰺𐰢𐰾 : 𐱅𐰘𐰤 : 𐰆𐰞 : 𐰖𐰆𐰞𐰣 : 𐰖𐰆𐰺𐰃𐰽𐰺 : 𐰆𐰨 : 𐱅𐰓𐰢 : 𐰽𐰺𐰦𐰢 : 𐰴𐰍𐰣𐰢𐰀:
ÖZüM : aZ : YiRiM : aNI : BELiM : ---- : eRMiŞ : BİR : aT : ORUKI : eRMiŞ : aNIN : BaRMıŞ : AŊAR : aYTıP : BİR : aTLıG : BaRMıŞ : TiYiN : OL : YOLuN : YORISaR : UNÇ : TiDiM : SaKıNDıM : KaGaNıMA:
Özüm az yerim, onu beslerim (----) imiş. Bir at oruğu [var] imiş. Onun[la] varmış (gitmiş). Ona aytıp (söyleyip) bir atlı varmış diye o yola yorsak (gitsek) iyi olur dedim, sakındım, kağanıma
1K1
𐰇𐱅𐰤𐱅𐰢 : 𐰾𐰇 : 𐰖𐰆𐰺𐱃𐰑𐰢 : 𐱃 : 𐰞𐱃 : 𐱅𐰓𐰢 : 𐰴𐱅𐰼𐰢𐰠 : 𐰚𐰲𐰀 : 𐰆𐰍𐰺𐰴𐰞𐱃𐰑𐰢 : 𐱃 : 𐰇𐰔𐰀 : 𐰋𐰤𐱅𐰼𐰀 : 𐰴𐰺𐰍 : 𐰾𐰝𐰓𐰢 : 𐰖𐰸𐰺𐰆 : 𐱃 : 𐰘𐱅𐰀 : 𐰖𐰑𐰍𐰣 : ---- : 𐰃𐰍𐰲 : 𐱃𐰆𐱃𐰣𐰆 : 𐰍𐱃𐰆𐰺𐱃𐰢 : 𐰇𐰭𐰼𐰀𐰚𐰃 : 𐰼:
ÖTüNTüM : SÜ : YORıTDıM : aT : aLT : TiDiM : aKTeRMiL : KeÇE : OGuRKaLaTDıM : aT : ÜZE : BiNTiRE : KaRıG : SÖKDüM : YUKaRU : aT : YeTE : YaDaGıN : ---- : IGaÇ : TUTuNU : aGTURTuM : ÖŊREKİ : eR:
ötündüm, sü yürüttüm. Attan alt (in) dedim. Ak Termil’i geçip duraklattım, at üzerine bindirip karı söktüm. Yukarıya at[ları] yetip (çekip) yayan (----) ağaç[lara] tutunup çıkarttım. Öndeki er
1K2
𐰖𐰆𐰍𐰺𐰲𐰀---- : ----𐰾𐰉𐰺𐱈 : 𐰽𐰑𐰢𐰔 : 𐰖𐰆𐰉𐰞𐰆 : 𐰃𐰤𐱅𐰢𐰔 : 𐰆𐰣 : 𐱅𐰇𐰤𐰚𐰀 : 𐰖𐰦𐰴𐰃 : 𐱃𐰆𐰍 : 𐰉𐰃𐰺𐰇 : 𐰉𐰺𐰑𐰢𐰔 : 𐰘𐰼𐰲𐰃 : 𐰘𐰼 : 𐰖𐰭𐰞𐰯 : 𐰉𐰆𐰍𐰔𐰞𐰦𐰃 : 𐰉𐰆𐰭𐰑𐰯 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰘𐰠𐰇 : 𐰝𐰼 : 𐱅𐰢𐰾:
YOGuRuÇA---- : .ıŞBaRaRTI : aŞDıMıZ : YOBuLU : İNTiMiZ : ON : TÜNKE : YaNDaKI : TUG : BİRÜ : BaRDıMıZ : YiRÇİ : YiR : YaŊıLıP : BOGuZLaNDI : BUŊaDıP : KaGaN : YeLÜ : KÖR : TiMiŞ:
geçince (----) Ibrık’ı aştık. Yobul’u indik. On tünde (gecede) yandaki Tuğ’un berisine vardık, yerci yeri yanılıp boğazlandı. Bunalan Kağan yelü (koşu) verin demiş,
1K3
𐰣𐰃 : 𐰽𐰆𐰉𐰍 : 𐰉𐰺𐰞𐰢 : 𐰆𐰞 : 𐰽𐰆𐰉 : 𐰸𐰆𐰑𐰃 : 𐰉𐰺𐰑𐰢𐰔 : 𐰽𐰣𐰍𐰞𐰃 : 𐱅𐰇𐰾𐰇𐰼𐱅𐰢𐰔 : 𐱃𐰍 : 𐰃𐰴𐰀 : 𐰉𐰖𐰆𐰺 : 𐰼𐱅𐰢𐰔 : 𐰝𐰇𐰤 : 𐰘𐰢𐰀 : 𐱅𐰇𐰤 : 𐰘𐰢𐰀 : 𐰘𐰠𐰇 : 𐰉𐰺𐰑𐰢𐰔 : 𐰶𐰃𐰺𐰴𐰔𐰍 : 𐰆𐰴𐰀 : 𐰉𐰽𐰑𐰢𐰔:
aNI : SUBıG : BaRaLıM : OL : SUB : KODI : BaRTıMıZ : aŞaNGaLI : TÜŞÜRTüMüZ : aTıG : IKA : BaYUR : eRTiMiZ : KÜN : YiME : TÜN : YiME : YeLÜ : BaRDıMıZ : KIRKıZıG : UKA : BaSDıMıZ:
Anı suyuna varalım---- O suyun kodı vardık. Aş (yemek) [için] düşürdük (atlardan indik) At[lar]ı yıkıp bayur ettik. Gündüz yine, tün yine [at] yelü (koşup) vardık. Kırgız’ı uykuda bastık,
1K4
𐰾𐰇𐰭𐰏𐰤 : 𐰲𐰑𐰢𐰔 : 𐰴𐰣𐰃 : 𐰾𐰇𐰾𐰃 : 𐱅𐰼𐰠𐰢𐰾 : 𐰾𐰇𐰭𐰾𐰓𐰢𐰔 : 𐰽𐰨𐰑𐰢𐰔 : 𐰴𐰣𐰃𐰤 : 𐰇𐰠𐰼𐱅𐰢𐰔 : 𐰴𐰍𐰣𐰴𐰀 : 𐰶𐰃𐰺𐰴𐰔 : 𐰉𐰆𐰑𐰣𐰃 : 𐰨𐰚𐰓𐰃 : 𐰘𐰝𐰤𐱅𐰃 : 𐰖𐰦𐰢𐰔 : 𐰝𐰇𐰏𐰢𐰤 : 𐰖𐰃𐰽𐰍 : 𐰋𐰼𐰇 : 𐰚𐰠𐱅𐰢𐰔:
SÜŊüGüN : aÇDıMıZ : KaNI : SÜSİ : TeRiLMiŞ : SÜŊüŞDüMüZ : SaNÇDıMıZ : KaNIN : ÖLüRTüMüZ : KaGaNKA : KIRKıZ : BODuNI : iÇiKDİ : YÜKüNTİ : YaNDıMıZ : KÖGMeN : YIŞıG : BeRÜ : KeLTiMiZ:
süngüyü açtık. Kağanı, süsi (ordusu) dirilmiş (toplanmış). Süngüşdük, sançtık (yendik). Kağanını öldürdük. [Bizim] Kağan’a Kırgız bodunu içikdi (bağlandı), yükündü (baş eğdi), yandık (döndük). Kögmen Yış’a beri geldik.
1K5
𐰶𐰃𐰺𐰴𐰔𐰑𐰀 : 𐰖𐰦𐰢𐰔 : 𐱅𐰇𐰼𐰏𐰾 : 𐰴𐰍𐰦𐰀 : 𐰝𐰇𐰼𐰏 : 𐰚𐰠𐱅𐰃 : 𐰽𐰉𐰃 : 𐰦𐰏 : 𐰇𐰭𐰓𐰤 : 𐰴𐰍𐰣𐰍𐰺𐰆 : 𐰾𐰇 : 𐰘𐰆𐰺𐰃𐰞𐰢 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰖𐰆𐰺𐰢𐰾𐰺 : 𐰋𐰃𐰔𐰤𐰃 : 𐰴𐰍𐰣𐰃 : 𐰞𐰯 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰖𐰍𐰆𐰲𐰃𐰾𐰃 : 𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰴𐰲𐰤 : 𐰤𐰭 : 𐰼𐰾𐰼:
KIRKıZDA : YaNDıMıZ : TÜRGiŞ : KaGaNDA : KÖRüG : KeLTİ : SaBI : aNDeG : ÖŊDiN : KaGaNGaRU : SÜ : YORILıM : TiMiŞ : YORıMaSaR : BİZNİ : KaGaNI : aLP : eRMiŞ : aYGUÇISI : BİLGE : eRMiŞ : KaÇaN : NeŊ : eRSeR:
Kırkız’dan yandık (döndük) Türgiş kağanından görük (gözcü / casus) geldi. Savı  andag (sözü şöyle); önden kağana doğru sü (ordu) yürütelim demiş, yürütmezsek bizi, kağanı alp imiş, ayguçısı bilge imiş, kaçarsak ne[rede] ise[k]
1K6
𐰋𐰃𐰔𐰤𐰃 : 𐰇𐰠𐰼𐱅𐰲𐰃 : 𐰚𐰝 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐱅𐰇𐰼𐰏𐰃𐰾 : 𐰴𐰍𐰣𐰃 : 𐱃𐰽𐰶𐰢𐰾 : 𐱅𐰃𐰓𐰃 : 𐰆𐰣 : 𐰸 : 𐰉𐰆𐰣𐰑𐰃 : 𐰴𐰞𐰃𐰾𐰔 : 𐱃𐰽𐰶𐰢𐰾 : 𐱅𐰃𐰼 : 𐱃𐰉𐰍𐰲 : 𐰾𐰇𐰾𐰃 : 𐰉𐰺 : 𐰼𐰢𐰾 : 𐰆𐰞 : 𐰽𐰉𐰍 : 𐰾𐰓𐰯 : 𐰴𐰍𐰣𐰢 : 𐰋𐰤 : 𐰋 : 𐰏𐰼𐰇 : 𐱅𐰇𐰾𐰘𐰤 : 𐱅𐰃𐰓𐰃:
BİZNİ : ÖLüRTeÇİ : KÖK : TiMiŞ : TÜRGİŞ : KaGaNI : TAŞIKMıŞ : TİDİ : ON : OK : BONuDI : KaLISıZ : TaŞIKMıŞ : TİR : TaBGaÇ : SÜSİ : BaR : eRMiŞ : OL : SaBıG : eŞiDiP : KaGaNıM : BeN : eB : GeRÜ : TÜŞeYiN : TİDİ:
bizi öldürür hep demiş. Türgiş kağanı taşıkmış (yola çıkmış) dedi. On Ok bodunu kalısız (eksiksiz) taşıkmış der, Tabgaç süsi (ordusu) var imiş. O savı (sözü) işitip kağanım; Ben eve geri [yola] düşeyim dedi.
1K7
𐰴𐱃𐰆𐰣 : 𐰖𐰸 : 𐰉𐰞𐰢𐰾 : 𐰼𐱅𐰃 : 𐰣𐰃 : 𐰖𐰆𐰍𐰞𐱃𐰖𐰃𐰤 : 𐱅𐰓𐰃 : 𐰾𐰇 : 𐰉𐰺𐰭 : 𐱅𐰓𐰃 : 𐰞𐱃𐰆𐰣 : 𐰖𐰃𐰽𐰑𐰀 : 𐰆𐰞𐰺𐰭 : 𐱅𐰓𐰃 : 𐰾𐰇 : 𐰉𐰽𐰃 : 𐰃𐰤𐰠 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐱃𐰺𐰑𐰆𐰾 : 𐰽𐰑 : 𐰉𐰺𐰔𐰆𐰤 : 𐱅𐰓𐰃 : 𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐱃𐰆𐰪𐰸𐰸𐰀 : 𐰉𐰭𐰀 : 𐰖𐰑𐰃:
KATuN : YOK : BoLMıŞ : eRTİ : aNI : YUGLaTaYIN : TiDİ : SÜ : BaRıŊ : TiDİ : aLTUN : YIŞDA : OLuRuŊ : TiDİ : SÜ : BaŞI : İNeL : KaGaN : TaRDUŞ : ŞaD : BaRZUN : TiDİ : BİLGE : TONYUKUKA : BaŊA : aYDI:
Katun (hanım) yok olmuş (ölmüş) idi. Onu yuğlatayım dedi. Sü[leyip] varın dedi. Altun Yış’da oturun dedi. sü (ordu) başı İnel Kağan, Tarduş şad varsın dedi. Bilge Tonyukuk’a, bana aydı (söyledi)
1K8
𐰉𐰆 : 𐰾𐰇𐰏 : 𐰠𐱅 : 𐱅𐰃𐰓𐰃 : 𐰶𐰃𐰖𐰤𐰍 : 𐰝𐰇𐰭𐰠𐰭𐰲𐰀 : 𐰖 : 𐰋𐰤 : 𐰾𐰭𐰀 : 𐰤𐰀 : 𐰖𐰖𐰃𐰤 : 𐱅𐰃𐰓𐰃 : 𐰚𐰠𐰃𐰼 : 𐰼𐰾𐰼 : 𐰝𐰇𐰼 : 𐰇𐰚𐰠𐰇𐰼 : 𐰚𐰠𐰢𐰔 : 𐰼𐰾𐰼 : 𐱅𐰃𐰠𐰍 : 𐰽𐰉𐰍 : 𐰞𐰃 : 𐰆𐰞𐰆𐰺 : 𐱅𐰃𐰓𐰃 : 𐰞𐱃𐰆𐰣 : 𐰖𐰃𐰾𐰑𐰀 : 𐰆𐰞𐰺𐱃𐰢𐰔:
BU : SÜG : iLeT : TİDİ : KIYıNıG : KÖŊLüŊÇE : aY : BeN : SaŊA : NE : aYaYIN : TİDİ : KeLİR : eRSeR : KÜR : ÖKüLÜR : KeLMeZ : eRSeR : TİLiG : SaBıG : aLI : OLUR : TİDİ : aLTUN : YIŞDA : OLuRTuMuZ:
Bu süyü (orduyu) ilet dedi. Kıyını (emrini) gönlünce ay (söyle / ver), ben sana ne ayayım (diyeyim) dedi. [düşman] Gelir ise gür[ce] ökü’lür (saldırır) gelmez ise dili savı (sözleri) alıp otur dedi. Altun Yış’da oturduk.
1K9
𐰇𐰲 : 𐰝𐰇𐰼𐰏 : 𐰘𐰃𐰘𐰃 : 𐰚𐰠𐱅𐰃 : 𐰽𐰉𐰃 : 𐰋𐰃𐰼 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰾𐰇 : 𐱃𐰽𐰶𐰑𐰃 : 𐰆𐰣 : 𐰸 : 𐰾𐰇𐰾𐰃 : 𐰴𐰞𐰃𐰾𐰔 : 𐱃𐰽𐰶𐰑𐰃 : 𐱅𐰃𐰼 : 𐰖𐰺𐰽 : 𐰖𐰔𐰃𐰑𐰀 : 𐱅𐰃𐰼𐰠𐰠𐰢 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰆𐰞 : 𐰽𐰉𐰍 : 𐰾𐰓𐰯 : 𐰴𐰍𐰣𐰍𐰺𐰆 : 𐰆𐰞 : 𐰽𐰉𐰍 : 𐰃𐱃𐰢 : 𐰴𐰦𐰖𐰤 : 𐰽𐰉𐰍 : 𐰖𐰣𐰀:
ÜÇ : KÖRüG : YİYİ : KeLTİ : SaBI : BİR : KaGaN : SÜ : TaŞIKDI : ON : OK : SÜSİ : KaLISıZ : TaŞIKDI : TİR : YaRıŞ : YaZIDA : TİRiLeLiM : TiMiŞ : OL : SaBıG : eŞiDiP : KaGaNGaRU : OL : SaBıG : ITıM : KaNDaYıN : SaBıG : YaNA:
Üç gözcü yiyi geldi. sav[lar]ı bir : Kağan ordu taşıkdı (çıkardı) On Ok ordusu kalısız (eksiksiz) taşıkdı (yola çıktı) der. Yarış yazında (ovasında) dirilelim (toplanalım) demiş. O savı işitip Kağan’a o savı ittim Kağan’dan sava yanıt
1K10
𐰚𐰠𐱅𐰃 : 𐰆𐰞𐰺𐰭 : 𐱅𐰃𐰘𐰤 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰘𐰠𐰢𐰀 : 𐰴𐰺𐰍𐰆 : 𐰓𐰏𐰇𐱅𐰃 : 𐰆𐰺𐰍𐰞 : 𐰉𐰽𐱃𐰢𐰀 : 𐱅𐰢𐰾 : 𐰋𐰇𐰏 : 𐰴𐰍𐰣 : 𐰉𐰭𐰺𐰆 : 𐰨𐰀 : 𐰖𐰃𐰑𐰢𐰾 : 𐰯𐰀 : 𐱃𐰺𐰴𐰣𐰍𐰺𐰆 : 𐰨𐰼𐰀 : 𐰽𐰉 : 𐰃𐰑𐰢𐰾 : 𐰋𐰃𐰠𐰏𐰀 : 𐱃𐰆𐰪𐰸𐰸 : 𐰪𐰃𐰍 : 𐰆𐰞 : 𐰇𐰔 : 𐰆𐰞 : 𐰭𐰞𐰺:
KeLTİ : OLuRuŊ : TİYiN : TiMiŞ : YeLME : KaRGU : eDGÜTİ : URGıL : BaSıTMA : TiMiŞ : BÖG : KaGaN : BaŊaRU : aNÇA : YIDMıŞ : aPA : TaRKaNGaRU : İÇRE : SaB : IDMıŞ : BİLGE : TONYUKUK : aNYIG : OL : ÖZ : OL : aŊıLıR:
geldi. Oturun diye demiş. yelme[yi] karguyu (elçileri) iyice ırgala. basıtma (saldırma) demiş. Bögü Kağan bana anca (öyle) ayıdmış (demiş). Apa Tarkan’a içere sav itmiş (haber yollamış) : Bilge Tonyukuk anyı (korkak) o öz[ü] o yanılır.
1K11
𐰾𐰇 : 𐰖𐰆𐰺𐰃𐰞𐰢 : 𐱅𐰓𐰲𐰃 : 𐰆𐰣𐰀𐰢𐰭 : 𐰆𐰞 : 𐰽𐰉𐰍 : 𐰾𐰓𐰯 : 𐰾𐰇 : 𐰖𐰆𐰺𐱃𐰑𐰢 : 𐰞𐱃𐰆𐰣 : 𐰖𐰃𐰽𐰍 : 𐰖𐰆𐰞𐰾𐰔𐰤 : 𐰽𐰑𐰢 : 𐰼𐱅𐰾 : 𐰇𐰏𐰔𐰏 : 𐰚𐰲𐰏𐰾𐰔𐰤 : 𐰚𐰲𐰓𐰢𐰔 : 𐱅𐰇𐰤 : 𐰴𐱃𐰑𐰢𐰔 : 𐰉𐰆𐰞𐰲𐰆𐰴𐰀 : 𐱃𐰭 : 𐰇𐰤𐱅𐰼𐰇 : 𐱅𐰏𐰓𐰢𐰔:
SÜ : YORILıM : TiDiÇİ : ONAMaŊ : OL : SaBıG : eŞiDiP : SÜ : YORıTDıM : aLTUN : YIŞıG : YOLSuZuN : aŞDıM : iRTiŞ : ÖGüZüG : KeÇiGSiZiN : KeÇDiMiZ : TÜN : KaTDıMıZ : BOLÇUKA : TAŊ : ÖNTÜRÜ : TEGDİMİZ:
sü (ordu) yürütelim dediyse onamayın. O savı işitip sü yörüttüm. Altun Yış’ı yolsuzun aştım. İrtiş ögüzü (ırmağını) geçitsizin geçtik, tün gittik. Bolçu’ya tan öncesi değdik.